Kıbrıs Online Alışveriş Sitesi
| KIBRIS ORTAM |

KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ

KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ

KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ

Kıbrıs’ta iki toplumlu görüşmeler 1970’lerin ortasında başlar. Bu görüşmeler ilk aşamada iki kez uzlaşma sağlayacak şekilde gelişir. İlk uzlaşma belirtisi 12 Mart 1975’te BM Güvenlik Konseyi 367 sayılı kararı ile Genel Sekreter Kurt Waldheim başkanlığında iki toplumun eşitlik içinde görüşmelere başlaması kararı ile alınır. Makarios ve Kıbrıs Türk Federe Devleti Başkanı Denktaş arasında Viyana’da görüşmeler başlar. İki topluma dayalı federal cumhuriyet kurulması, toprak düzenlemesinin  ekonomik verimlilik ve yeterlilik, toprak mülkiyet prensiplerine göre yapılması olarak 4 maddeden oluşan antlaşma 12 Şubat 1977’de  sonuçlanır fakat yerine getirilmez. İkinci uzlaşma toplantısı Makarios’un ölümüyle yerine geçen Güney Kıbrıs’ın yeni Cumhurbaşkanı seçilen Spyros Kyprianou ve  Rauf Denktaş arasında 19 Mayıs 1979’ta  gerçekleşir. 1977 yılındaki antlaşmayı esas alarak Kıbrıs ile ilgili kararlar BM’e göre şekillenecek, toprak ve anayasaya ilişkin 10 maddelik bir anlaşma yapılır. Bir maddede de adanın askerden arındırılması buna paralel olarak Maraş’ın yerleşim birimi olarak ele alınmasını öngörüyordu. BM Güvenlik Konseyi bu antlaşmayı uygun görür.  15 Haziran 1979 tarihindeki  görüşmelerde Rumların Maraş bölgesine dönmesine izin verilmesi fakat bölgenin Kyprianou’nun isteği olan BM kontrolüne geçmemesi konusunda Türk tarafının  diretmesiyle sorun çıkar. 1980, 1981 ve 1982’de gerçekleşen görüşmelerde de netice alınamaz. Türkiye, Kuzey Kıbrıs’ta Merkez Bankası kurar. Türk Lirası  resmi para birimi olarak kabul edilir. Kıbrıslı Rumlar, Kuzey Kıbrıs’ı BM’ye şikâyet eder. BM de 13 Mayıs 1983’de Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bütün ada toprakları üzerinde egemenlik ve kontrol hakkı olduğunu açıklar. Ayrıca  Kıbrıs Cumhuriyeti halkı deyimini kullanıp adadan bütün işgalci kuvvetlerin çekilmesini ve Güvenlik Konseyi’nin meseleye el koymasını, iki toplumun BM Genel Sekreterinin himayesinde, neticeye yönelik, yapıcı görüşmeler yapılmasını tavsiye eder.

Türkiye ve Kıbrıslı Türkler bu karara tepki gösterir ve 17 Haziran 1983’de Kıbrıs Türk Federe Meclisi bir bildirge ile Kıbrıslı Türklerin self-determinasyon (kendini yönetme hakkı) hakkını ilan eder. Ardından 15 Kasım 1983 yılında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kurulur. Kuruluş bildirgesini Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş olur.  BM Güvenlik Konseyi de 18 Kasım 1983’de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bağımsızlık ilanını 541 sayılı karar ile geçersiz sayıp geri alınmasını ve bütün devletlerden Kıbrıs Cumhuriyeti’nden başka bir devleti tanımamalarını ister. Bu karar AET tarafından da aynen benimsenir. ABD bağımsızlık kararına karşı olmamakla birlikte, görüşmelerin kesilmemesi ve Türkiye ile ilişkilerin zedelenmemesini ister.

Güney Kıbrıs, Avrupa Devletleri ve ABD’nin verdiği destekle iyi bir yaşam standardına sahip olur. Kıbrıslı Türkler ise uygulanan uluslar arası ambargodan dolayı uzunca bir süre ekonomik sorun yaşarlar. Ancak, uygulanan ambargolara rağmen Türkiye adadaki Türklere yoğun bir destek verir. Ekonomik ve sosyal açıdan yeniden yapılanma sürecinde her iki tarafta da kamu ve eğitim hizmeti verecek kurumsal yapılanmalara gidilir. Her iki toplum da  sağdan sola bütün siyasi eğilimleri temsil edecek partileriyle Avrupa modeli siyasi sistem kurarlar.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin kurulmasının ardın iki toplum arasındaki görüşmeler devam etti ve hala etmektedir.12 Aralık 2002 yılında BM Genel Sekreteri Kofi Annan acil bir çözüm amacıyla her iki tarafı da çağırarak bir plan sundu. Annan planı adadaki yapıyı değiştirecek niteliklere sahipti fakat çözümsüz kaldı. Rum tarafının uzlaşmaz tavrı bunda çok etkili oldu. Kıbrıs Türk tarafı 23 Nisan 2003 tarihinde iki ülke arasındaki sınır kapılarını açarak Güney’den Kuzey’e geçişleri sağlayarak çok büyük bir adım attı. Fakat diğer yandan Annan planı doğrultusunda  24 Nisan 2004’te birleşme konusunda yapılan referandumda Türk tarafı çoğunluğu evet derken Rum tarafı çoğunlukla hayır dedi. Günümüzde hala daha Kıbrıs’ın geleceğini tayin etmek için iki toplum arasındaki görüşmeler sürdürülmektedir.

 

 

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ